Geçen hafta sonu, Ankara Kafkas Derneği Elbruz Halk Dansları Topluluğu, sezon gösterisi ile Ankara'lılarla buluştu. Leyla Gencer Sahnesi'nde düzenlenen gecede, Elbruz ve Elbruz Minikler Ekibi'nin sergilediği oyunların ardından, miniklerden oluşan koro sahnedeydi ve söyledikleri Çerkesce şarkılarla gecenin en güzel anlarını yaşattılar seyircilere.
Her yıl düzenlenmesi geleneksel hale gelen gösteri, diğer yıllara göre biraz farklı başladı, öyle de devam etti. Oldukça küçük bir salon tercih edilmiş olması, ortalama elli kişilik gösteri grubu olduğu düşünülürse, sadece ekipteki gençlerimizin yakınlarınlarını kaldırabilecek kapasitedeki salonda, alıştığımız coşkulu, kalabalık gecelerden uzak bir hava esmesine neden oldu. Geçen yıllara kıyasla biraz daha özensiz bir hazırlık yapıldığı, hem salondan hem de ekibin performansından anlaşılıyordu.
Gece, sunucunun salondaki kitleyi ''M.K. Atatürk ve şehitlerimiz için sizleri bir dakikalık saygı duruşuna davet ediyoruz'' ifadesi ile başladı. Tüm salon ayakta saygı duruşunda bulunduktan sonra, hep bir ağızdan İstiklal Marşı'nı söyledi ve gecenin açılışı yapıldı.
Resmi hiçbir yanı olmayan bir gece için böyle bir seramoniye gerek duyulması, oldukça manidar ve düşündürücüydü. İlk kez tanık olduğumuz bu durumun pek anlaşılır yanı yoktu malesef.
Devlet töreni havasında başlayan gecede bir detay daha göze çarpıyordu. Normal şartlar altında sahnede çarşaf büyüklüğünde Türk bayrağı ve onun yanında asılı duran mendil boyutlarındaki Adıge bayrağına alışık olan gözler bu kez ikisini birden göremedi.
Artık neredeyse sokağa çıkarken bile bayrağımızı yanımıza aldığımız şu günlerde, Ankara Kafkas Derneği, böyle bir gecede hiç bayrak asmamayı tercih etmişti. Dernek Başkanı Sayın Yaşar Aslankaya kapanış ve teşekkür konuşması yaptığı sırada, adının Nartan olduğunu öğrendiğimiz bir küçük, elinde Adıge bayrağı ile sahneye gelerek bu detayı farkedenleri mutlu etmiş olsa da, bunun nedenleri üzerine epeyice kafa yorulması gerektiği ortada. Ankara Derneği'nin önümüzdeki günlerde bununla ve diğer detaylarla ilgili açıklamaları olmalı.
Sergilenen gösteri için söylenecek pek birşeyse yok. Salonun genelinde hissedilen isteksizlik ve motivasyon eksikliğini oyunlarda, ekipteki gençlerimizde de görmek mümkündü. Gecenin en güzel anlarını minikler korosu yaşattı. Seyirciler ekip gösterilerinde dahi izlerini artık görmeye başladığımız asimilasyon belasının sızısını, onları dinlerken biraz olsun dindirebildiler.
Sayın Aslankaya'nın ifadesiyle, ''kültür yuvası'' derneklerimizin, hiç değilse bunu başarı ile devam ettirebilmesi dileği ile..
Cherkessia.net - Ankara